Yetiştiricilik

“Safkan” (thoroughbred) kavramı , ilk kez 18. yüzyılın başlarında İngiltere’de ortaya çıktı. İlerleyen yıllarda, ülkede at yarışları yapılmaya ve süreklilik kazanmaya başladı. Aristokrat çevrelerin başını çektiği bu akım, İngiltere genelinde giderek önem kazandı. Sistematik secere bilgisini içeren pedigree ilk kez 1756 yılında yayımlandı ve takip eden yıllarda düzenli olarak tutuldu.

Teknolojik gelişmelerin ışığında, yüzyıllar içerisinde, askerlik ve taşımacılık alanlarında önemini yitiren atçılık; bugün, at sevgisinin ve yarışçılığın ön planda tutulduğu bir alandır.

Haramızda sürdürülebilirlik prensipleriyle hareket ediyoruz. Atların gelişiminde en önemli unsurun beslenme olduğu gerçeğiyle tarlalarımızı ekerek, otlarımızın büyük bir kısmını kendimiz sağlıyoruz. Toprak verimliliğini artırmak için gübrelerimizi kompost olarak değerlendiriyor ve organik gübre olarak özellikle padoklarımızda kullanıyoruz.

Ayrıca yağmur suyu hasadı yaparak göletimizde topladığımız yağmur suyunu da sulama sistemlerimizle padoklarımıza veriyoruz. Böylelikle mümkün olduğunca doğadaki döngüyü yakalamaya çalışıyoruz.